21 Ekim 2016 Cuma

7) sürşarj, fulaj izi

Çeki, senedi düzenlerken ne kadar dikkat edilse de sonradan bir değişikliğe ihtiyaç oluyor.
Değişiklikler bazen cinlikle, bazen safiyane yapılıyor. Özellikle de meblağı ve vadeyi değiştirmek kaçınılmaz gibi bir şey. 
3'ü 8'e, 1'i 7'ye çevirdikten sonra "Al oldu işte!" cümlesiyle durumu taçlandırmak ticari hayatın ritüeli.

Kıymetli evrakta sahteciliğin yolları var. Sürşarj bunlardan biri. ( sürsaj diye söylendiği de oluyor. ) Biz sözcüğü Fransızcadan almışız. "Surcharge"   Bankada konuşurken "üzerinden geçmiş" diye adlandırdığımız durum bu. İngilizcedeki karşılığı "overprint".

Bir sayının veya kelimenin yerine geçmesi için, üzerine başka bir sayı veya kelime basma, yazma işi. Bu şekilde yapılan sahtecilik yöntemi.


Sahteciliğin karşı cephesinde de boş durulmuyor. 
Spectral luminescent magnifier adında bir cihaz var örneğin. 
Yanda, mouse'a benziyor. Ultraviole, infrared ışık kaynakları altında metni bu araçla inceliyor gözle anlaşılmayan mürekkep farklılıklarını tespit ediyorlar. 

Çeşitli incelemelerle, örneğin yazarken kalemin kağıt üzerinde çıkarttığı izin incelenmesi ile ( ki buna fulaj izi deniyor ) yazının farklı kalem ve kişilerce yazılmış olup olmadığını anlıyorlar. Çünkü herkesin yazarken kağıt üzerine uyguladığı basınç farklı oluyor.






Aşağıda 3 rakamının sürşarj ile 8 e çevirildiği bir metin var. Beyaz zemindeki çıplak gözle ve siyah zemindeki luminescent magnifier cihazı ile metnin görünüşü. Cihazla görünende, sonradan yapılan eklemedeki mürekkep daha açık renkte.
Cihaz kullanılmadan görünen
Cihaz ile görünen

Konu hakkında bir kitap var. Adı, "İmza - El yazısı ve Belge İncelemesi, Hukuksal ve Bilimsel Sonuçlarıyla" 2010 yılı basımı. Yayınevi, Vedat Kitapçılık. Yazarları, Av. Özge Köstekçi, Av. Yaşar Köstekçi. ISBN : 978-605-4002-94-8

Sahtecilik konusunda Türk Hukuk Sitesinde bir makale var. Konun özeti niteliğinde.

Belge incelemeye ilişkin kişisel bir site var.

Sürşarjdan söz edilen bir içtihat kararı.

Spectral Luminescent Magnifier cihazının kullanımının görüntülendiği haber programının videosu.



Erdal Bilgen - 21/10/2016

20 Ekim 2016 Perşembe

6) subasman

Ekspertiz raporlarında karşılaşıyorum bu terimle.
Doğru söylenişi "subasmanı" değil, "subasman"
Bu adın içinde su ve basma sözcüklerini gördüğümüzü sanıp anlamlandırmak gayreti ile adın devamına "ı" eki yakıştırılmış diye anlıyorum.

Kaynağı Fransızca, "soubassement" sözcüğü. Temel demek ama binanın üst temeli, taşıyıcı kısmı, kaidesi. Yani yapının zemin kotunun altında kalan ama toprağa gömülü olmayan kısmına deniyor.

Türkçede "yapı eteği" diye karşılık bulunmuş ama bu ad yaygın değil.
Her binada subasman bulunmasına gerek yok. Örneğin arazi koşulları binayı biraz yüksek yapmayı gerektiriyorsa yapılıyor.
Ekspertiz raporlarında işin bu kısmı irdelenmiyor tabii.
Subasman yapılmış deniyorsa temel atılmış, bundan sonra bina yükselecek, binanın yapılış süreci belli bir seviyeye gelmiş demek oluyor.

Larousse, ingilizce karşılığını "foundation" diye vermiş.



KAYNAK

Teknik ayrıntı içeren bir site = https://www.gnyapi.com.tr/subasman-kotu-nedir



Erdal Bilgen - 20/10/2016

19 Ekim 2016 Çarşamba

5) miktar, meblağ, tutar

Meblağ ile tutar aynı şey mi?

Konuyu açmak için "miktar"ın tanımını hatırlatarak başlayayım.
Miktar, nicelik demektir. Bir şeyin ölçülebilen, sayılabilen veya azalıp çoğalabilen durumu.

Tutar ise nicelik bakımından bir şeyin bütünüdür. ( Miktarı baliğ )
Bu durumda "tutar"denince temel anlamı ile para kavramından söz edilmemiş olur.
Tutar denince sadece miktardan yani bütünsel bir nicelikten söz edilmiş olur.


Meblağ nedir?


Meblağ, para miktarıdır. ( Doğru okumak için düzeltme imi ile yazarsak meblâğ)
Meblâğ'ın çoğulu ise "mebâliğ"

Öyleyse tutar dediğimizde birbirimizle nasıl anlaşmış oluyoruz? Karşımızdaki paradan söz ettiğimizi nasıl anlıyor?  Anlıyor çünkü temel anlamı ile "tutar" her ne kadar nicelik bakımından bir şeyin bütünü demekse de bir de  yan anlamı var. Tutarın yan anlamı meblağdır. Meblağdır ama nasıl "senet" deyince "bono" demiş oluyorsak öyle bir anlaşma olur bu.

Yazılı metinlerde "para tutarı", "nakdî tutar", "nakdî tazminat tutarı" tamlamalarına rastlamamız bu yüzden.
Sururi Kocaimamoğlu, Bankacılık Ansiklopesi'nde meblağı tanımlarken, para miktarı, para tutarı diyor.
Prof. Dr. Ejder Yılmaz da Hukuk Sözlüğünde "meblağ"ı, para tutarı diye açıklamış.

Buradan da anlaşılacağı üzere "tutar", temel anlamıyla bir nicelikten söz öder. Tutmak eylemi, tut kökünden bir toplam durumu gösterdiğine göre niceliksel bir bütünü anlatır. Bu sözü edilen bütün, para demek değildir.

Bankacılık ile ilgili yazıştığımızda, konuştuğumuzda ve parasal bir miktardan söz ediyorsak, tutar yerine ikirciksiz, kapsayıcı bir anlatım için meblağ sözcüğünü yeğlemeli. 

Parasal bir nicelik bütününe "tutar" demek tarifen konuşmak gibi, "meblağ" ise doğrudan anlatım.



4) sayı, tutar, meblağ yazılışı

Bir belge Türkçe düzenlenmişse metnin içinde yer alan meblağın da Türkçe yazım kurallarına göre yazılmış olması beklenir.

Sayı veya tutar yazarken, sayı veya tutarın tam kısımlarındaki bölükler birbirlerinden nokta ile ayrılmalı; tam kısımları ile ondalık kısımları ise birbirlerinden virgül ile ayrılmalıdır.

Örnek : 4,567.56   değil   4.567,56

Meblağ yazarken ise para birimini gösteren sözcük, sembol veya kısaltma, sayının önüne değil ardına eklenmelidir.
Örnek : “Eur 6.768,75”   değil    “6.768,75 EUR”


Her iki kuralı birlikte hatırlatan birkaç örnek daha ilave edeyim.
Örnek :
USD 1,500.50    değil    1.500,50 USD
EUR 2.500,58    değil    2.500,58 EUR
3,754.80         değil    3.754,80 


Noktalı Çizgi işareti
Bir de noktalı çizgi işareti var. Meblağ içeren hukuk metinlerinde veya resmi yazılarda çokça rastlanıyor.  “.-“ 
Örnek =  3.250.000.-TRY

Noktalı çizgi işareti bize, yazılan meblağın kuruşunun olmadığını bildirir.
Eğer yazılan meblağ değli de sadece sayı ise sayının kesiri yok anlamına gelir. 


Sayıların yazımına ilişkin Türkçe yazım kurallarının özetini aşağıya not ediyorum.
( Ayrıntısı dipnotta )
Türkçe noktalama kurallarına göre; dört veya daha çok basamaklı sayılar sondan sayılmak üzere üçlü gruplara ayrılarak yazılır ve aralarına nokta konur: 
4.567
326.197
49.750.812

 Sayılarda kesirler virgülle ayrılır: 
15,2 
5,26 

 Türkçe yazım kurallarına göre para birimi ve kısaltmalar sayıdan sonra yazılır.
4.567,50 lira 
4.567,50 USD  gibi.




Meblağ yazımında para birimi   ( 07/02/2021 tarihli ekleme )

a) 
Para birimlerine verilen adlar, tür adıdır; büyük harfle başlamaz.
1.258,50 Euro     değil 1.258 euro
1.258,50 Lira değil 1.258 lira
1. 475,45 Dolar değil 1.475,45 dolar

b)
Ulus adlarıyla kurulan birleşik isimlerde sadece özel adlar büyük harfle başlar.
1.258,50 Kuveyt Dinarı değil 1.258,50 Kuveyt dinarı
1.258,50 Türk Lirası değil 1.258,50 Türk lirası
1.258,50 İngiliz Sterlini değil 1.258,50 İngiliz sterlini biçiminde yazılır.

Not = Sterlin, İngiliz para biriminin Türkçedeki adıdır. "Pound" ve ( resmi ad olarak kullanılan ) "pound sterling" ise sterlinin İngilizcedeki adıdır.

Örnek : 450 pound değil 450 sterlin veya 450 GBP


c)
Para birimlerinin kısaltmaları TDK veya Dil Derneği kısaltma listelerinde yer almıyor.
Bknz : TDK, DD
Ticari hayatta para birimi kısaltmaları için, Uluslararası Standartlar Teşkilatı'nın ISO 4217 numaralı standardı ve bu standartla uyumlu TCMB'nin I-M Sayılı Genelgesi gibi Türk mevzuatında yer alan kısaltma listeleri, bu listelerdeki yazılış biçimleri referans alınır. 

Örnek
1.258 Eur değil 1.258 EUR
1.258 Usd değil 1.258 USD
1.258 try / 1.258 Tl / 1.258 tl değil 1.258 TRY ( veya 1.258 TL )





Ülkelerin, sayıları yazış biçimlerine göre yapılan sınıflama / tablo,  aşağıda.

BiçimÜlkeler
1,234,567.89Canada (English-speaking, unofficial), China, Hong Kong, Ireland, Israel, Japan, Korea, Malaysia, Mexico, New Zealand, Pakistan, Philippines, Singapore, Taiwan, Thailand, United Kingdom, United States
1234567.89SI style (English version), Australia, Canada (English-speaking), China, Sri Lanka, Switzerland (officially encouraged for currency numbers)
1234567,89SI style (French version), Albania, Austria, Belgium, Bosnia, Brazil, Bulgaria, Canada (French-speaking), Czech Republic, Denmark, Estonia, Finland, France, Germany, Greece, Hungary, Italy, Latin Europe, Netherlands (non-currency numbers, see below), Norway, Peru, Poland, Portugal, Romania, Russia, Serbia, Slovakia, Slovenia, South Africa, Spain, Sweden, Switzerland (officially encouraged for non-currency numbers), Ukraine
1,234,567·89Ireland, Malaysia, New Zealand, Philippines, Singapore, Taiwan, Thailand,
United Kingdom,  United States (older, typically hand written)
1.234.567,89Argentina, Austria, Brazil, Denmark, Germany, Greece, Indonesia, Italy, Netherlands (currency), Portugal, Romania, Russia, Slovenia, Spain (older), Sweden (not recommended), Turkey
1˙234˙567,89Italy (handwriting)
12,34,567.89Pakistan, India 
1'234'567.89Switzerland (printed, computing, currency, everyday use), Liechtenstein
1'234'567,89Switzerland (handwriting)
1.234.56789Spain (handwriting)
123,4567.89China (based on powers of 10,000 )





DİPNOT

www.tdk.gov.tr
Sayıların yazılışı
 Sayılar harflerle de yazılabilir: bin yıldan beri, on dört gün, haf­tanın beşinci günü, üç ayda bir, yüz soru, iki hafta sonra, üçüncü sınıf vb.
Buna karşılık saat, para tutarı, ölçü, istatistik verilere ilişkin sayılarda rakam kullanılır: 17.30’da, 11.00’de, 1.500.000 lira, 25 kilogram150 kilometre15 metre kumaş, 1.250.000 kişi vb.
Saatler ve dakikalar metin içinde yazıyla da yazılabilir: saat dokuzu beş geçe, saat yediye çeyrek kala, saat sekizi on dakika üç saniye geçe, mesela saat onda vb.
Dört veya daha çok basamaklı sayıların kolay okunabilmesi amacıyla içinde geçen bin, milyonmilyar ve trilyon sözleri harfle yazılabilir: 1 milyar 500 milyon kişi, 3 bin 255 kalem, 8 trilyon 412 milyar vb.
2. Birden fazla kelimeden oluşan sayılar ayrı yazılır: iki yüz, üç yüz altmış beş, bin iki yüz elli bir vb.
3. Para ile ilgili işlemlerle senet, çek vb. ticari belgelerde geçen sayılar bitişik yazılır: 650,35 (altıyüzelliTL,otuzbeşkr.)
4. Yüzde ve binde işaretleri yazılırken sayılarla işaret arasında boşluk bırakılmaz: %25, ‰50 vb.
5. Adları sayılardan oluşan iskambil oyunları bitişik yazılır: altmışaltı, ellibir, yirmibir vb.
6. Romen rakamları tarihî olaylarda, yüzyıllarda, hükümdar adlarında, tarihlerde ayların yazılışında, kitap ve dergi ciltlerinde, kitapların asıl bölümlerinden önceki sayfaların nu­maralandırılmasında, maddelerin sıralandırılmasında kullanılır: II. Dünya Savaşı; XX. yüzyıl; III. Selim, XIV. Louis, II. Wilhelm, V. Karl, VIII. Edward; 1.XI.1928; I. Cilt; I)... II) ... vb.
7. Dört veya daha çok basamaklı sayılar sondan sayılmak üzere üçlü gruplara ayrılarak yazılır ve aralarına nokta konur: 4.567, 326.197, 49.750.812, 28.434.250.310.500 vb.
8. Sayılarda kesirler virgülle ayrılır: 15,2 (15 tam, onda 2); 5,26 (5 tam, yüzde 26) vb.
9. Sıra sayıları yazıyla ve rakamla gösterilebilir. Rakamla gösteril­mesi durumunda ya rakamdan sonra bir nokta konur ya da rakamdan sonra kesme işareti konularak derece gösteren ek yazılır: 15., 56., XX.; 15’inci, 56’ncı, XX’nci vb.
UYARI: Sıra sayıları ekle gösterildiklerinde rakamdan sonra sa­dece kesme işareti ve ek yazılır, ayrıca nokta konmaz: 8.’inci değil 8’inci, 2.’nci değil 2’nci vb.
10. Üleştirme sayıları rakamla değil yazıyla belirtilir: 2’şer değil ikişer, 9’ar değil dokuzar, 100’er değil yüzer vb.
11. Bayağı kesirlere getirilecek ekler alttaki sayı esas alınarak yazılır: 4/8’i (dört bölü sekizi), 1/2’si (bir bölü ikisi) vb.
12. Bir zorunluluk olmadıkça cümle rakamla başlamaz.





KAYNAK

16 Ekim 2016 Pazar

3) rakam ve sayı


Rakamlar birer semboldür ve sayıları göstermeye yararlar.

Kullandığımız sistem onluk sayma sistemidir. Bu sistemin rakamları 10 tanedir.


0,1,2,3,4,5,6,7,8,9


Her rakam aynı zamanda bir sayıdır ama her sayı bir rakam değildir. 

Örneğin 93 sayısı, 9 ve 3 rakamları ile gösterilir.

Durum böyle olunca, "rakamsal veriler" demek, "firmanın ihracat rakamları" demek garip değilse eğer; rakam sözcüğü mecaz anlamda kullanıldığından veya aktarma yapıldığındandır.




Erdal Bilgen - 16/10/2016


2) taksit

Arapça, isim. Parça parça ödenmesi kabul edilen bir borcun belli sürelerde ödenen her parçası...

Taksit sözcüğü yerine bölenç ve bölek sözcükleri önerilmiş ama benimsenmemiş.

Yazımında dikkat edilecek bir durumu var taksit sözcüğünün.


Sert ünsüzle biten bir kelimeye ünlü ile başlayan bir ek geldiğinde kelimenin sonundaki sert ünsüz, yumuşak ünsüze dönüşüyor. Bu, ünsüz yumuşaması diye adlandırılıyor. 
( sert ünsüzler = p, ç, t, k, h, f, s, ş )

kitap > kitabı
çiçek > çiçeği
ağaç > ağacı

Fakat bazı Arapça sözcüklerde bu kural işlemiyor. O kelimelerden biri de taksit...
taksit > taksiti demek gerekiyor. ( taksidi değil )

merak, merakı
hukuk, hukuku
evrak, evrakı gibi

Bu kuralı içeren sözcüğü şu kaynaklarda bulmak mümkün =
Çoban Salatası - Vural Sözer
Yazım Klavuzu - Adam Yayınları, Ömer Asım Aksoy
Türkçe Sözlük - Dil Derneği

TDK’nın, yeni basım sözlüğünde ve yazım kılavuzunda konuya hiç değinmemiş olduğu görülüyor.




Erdal Bilgen - 16/10/2016

15 Ekim 2016 Cumartesi

1) dâin mürtehin

Dâin mürtehin, teriminin yazılışında çok hata yapılıyor. Neredeyse doğru yazılışına rastlanmıyor.

dain mürtehin
dâin mürtehin
dain-i mürtehin
dain i mürtehin
daini mürtehin
dâinî mürtehin
dain ü mürtehin
dain ve mürtehin
daimi mürtehin
rehinli alacaklı
rehin alacaklısı........
Birden çok adı ve bazıları yanlış olan birden çok yazılış biçimi var.

İngilizcesi, loss payee.
loss : hasar, zarar
payee : alacaklı anlamına geliyor.

“Dâin” Arapça bir sözcük ve “dâyin” sözcüğünün diğer yazılış biçimi.(a) 
Dâin sözcüğü sanıldığı gibi alacaklı anlamına gelmiyor. Alacaklı anlamı bir çıkarsama. Asıl anlamı, “borç veren”. “Deyn”den, borç vermek’ten geliyor. 
“Dain” diye inceltme işareti olmadan da yazılışına rastlıyoruz. Böyle yazılması, inceltme işaretinin kaldırıldığı efsanesi yüzünden olmalı.

Özetle dâin, borç veren demek.

Mürtehin sözcüğü ise tahmin edileceği gibi Arapça rehin sözcüğünden geliyor. Ama rehinli ( şey ) anlamında değil. Çünkü rehinli olana, "merhun" deniyor. Öyleyse mürtehin, rehn mastarının faili. Faili yani öznesi ama rehni veren mi alan mı?
Rehni verene  "râhin" dendiği  "mürtehin" in de rehni alan olduğu sözlüğe bakınca anlaşılıyor.

Özetle mürtehin, rehin alan demek.

Son çözümlemede; dain, mürtehin = borç veren, rehin alan demek oluyor.

Fakat terimi oluşturan kelimelerin anlamını vermek, karışıklığı   çözmek için yeterli olmuyor. Bir de bu iki sözcük arasında çokça gördüğümüz i, ü, î harflerinin ne anlama geldiğini açıklamak gerekiyor.

Bu harfler, 
  • iyelik eki mi, 
  • nispet î si mi, 
  • bağlaç mı? 

İyelik eki mi?
Hayır
İyelik ekine,  “sahiplik eki” de deniyor.
İsim veya isim görevini gören sözcüğün sonuna ekleniyor ve onun kime ait olduğunu gösteriyor.
Evim, evin, evi gibi
İyelik eki isim tamlamalarında tamlanana ekleniyor. 
“ Kedinin evi ” gibi.
Bu durumda terim, “dâin-i mürtehin” şeklinde isim tamlaması ve “i“ de iyelik eki mi? 
Böyle olsa anlamsız bir şey çıkıyor ortaya.
Rehin alanın borç vereni gibi anlamsız bir söz.

Nispet i’si mi?
Hayır

Nispet i’si sözcüğe aitlik ve ilgi anlamı veriyor.
hukukî = hukukla ilgili, hukuka ait
tarihî = tarihle ilgili, tarihe ait


askerî = askerlikle ilgili, askerliğe ait gibi

Nispet i’si, “ î “ şeklinde yazılıyor. Aslında Türk abecesinde yer almıyor. İki sebeple kullanılıyor. Aynı biçimde yazılan iki sözcüğü ayırt etmeye yardımcı olması ve  i harfinin uzatılarak okunmasını sağlaması için.

Atatürk’ün resmi  = iyelik eki
Resmî tatil = belirtme durumu, nispet i'si

Evin tarihi = iyelik eki
Tarihî ev =aitlik belirtme durumu, tarihe ait, tarihsel; nispet i'si


Bugünkü Türkçede bu anlamı kazanması  için sözcüklere sel, sal ekleri takılıyor. 
Tarihî = tarihsel
Dinî = dinsel gibi

Bu durumda terim “ Dainî mürtehin” biçiminde söylense yine anlamsız oluyor.
Borç verenle ilgili, borç verene ilişkin olan rehin alan gibi anlamsız bir söz. 

Bağlaç mı?
Evet bağlaç. Ama nasıl bir bağlaç?

Günümüzde bağlaçlarla ilgili hatırlanmayan bir dilbilgisi kuralı var. =

İki Arapça ya da iki Farsça sözcük arasında "ve" varsa ve birinci sözcüğün sonu ünsüz ise "ve” sözcüğü, u ya da ü diye söylenir. Sözcüklerden birinin Türkçe olması durumunda bu kural işlemez.

Örnek =
emr ü havalesi
ahz u kabz
takdim ü tehir gibi.




Ömer Asım Aksoy- Dil Yanlışları TDK 1980














































Sonuç
Terimin birkaç yanlış yazılışı :
dain-i mürtehin
dain i mürtehin
daini mürtehin
dâinî mürtehin


Terimin birkaç doğru yazılışını da vererek bitireyim 
dâin ü mürtehin
dâin, mürtehin
dâin ve mürtehin